Hayatın akışında sağlığımız bazen en beklenmedik anda bozulabilir. 2025 yılında gündeme oturan ishal salgını, bu gerçeği bir kez daha hatırlattı. Günlük yaşamı sekteye uğratan, kimi zaman sadece hafif bir mide rahatsızlığı gibi başlayan bu tablo, özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf bireyler için ciddi riskler barındırıyor. Bursa’da yaşayan pek çok kişi son haftalarda aynı şikâyetlerle sağlık kuruluşlarına başvuruyor; bu da salgının ne kadar yaygınlaştığını gösteriyor.
İshal sadece bir sindirim sistemi problemi değildir; vücudun en temel ihtiyacı olan su ve mineral dengesini hızla bozan bir hastalıktır. Özellikle yaz aylarında, sıcaklıkların artışı ve toplu yaşam alanlarında hijyenin tam sağlanamaması nedeniyle vakalar hızla çoğalır. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl milyonlarca insan ishal nedeniyle tedavi görmekte, yüz binlerce kişi de ne yazık ki hayatını kaybetmektedir. Bu veriler bize basit görünen bir rahatsızlığın aslında toplum sağlığı açısından ne kadar kritik olduğunu ortaya koyuyor.
Böylesi dönemlerde panik yerine bilinçli hareket etmek, doğru bilgiye ulaşmak ve zamanında tedavi almak hayat kurtarıcıdır. Özel Aritmi Hastaneleri, güçlü uzman kadrosu ve modern sağlık altyapısıyla bu süreçte güvenilir bir başvuru noktası olmaya devam ediyor. Bu yazıda; ishalin ne olduğundan salgınların nedenlerine, korunma yollarından tedavi yöntemlerine kadar merak edilen her konuyu bilimsel veriler ışığında paylaşacağız.
İshal, bağırsak hareketlerinin artmasıyla birlikte sulu ve sık dışkılama şeklinde ortaya çıkan, çoğunlukla viral veya bakteriyel enfeksiyonlara bağlı gelişen bir klinik tablodur. Tıbbi olarak “akut” ve “kronik” olmak üzere iki ana sınıfa ayrılır: akut ishal genellikle ani başlar ve çoğu vakada birkaç gün içinde düzelir; kronik ishal ise dört haftadan uzun sürer ve altta yatan daha ciddi bir hastalığın habercisi olabilir. Basit gibi görünse de, özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıflamış bireylerde hızlı sıvı ve elektrolit kaybı yaratır; bu da tansiyon düşüklüğünden böbrek fonksiyon bozukluklarına kadar uzanan ciddi sonuçlar doğurabilir.
Salgın dönemlerinde risk; güvenli içme suyu erişiminin kısıtlı olması, toplu alanlarda hijyen standartlarının düşmesi ve sıcak havalarda gıdaların hızlı bozulması nedeniyle daha da artar. Bursa gibi yoğun kentlerde kreş, okul, yurt ve işyerlerinde tek bir hijyen hatası, onlarca kişiyi etkileyebilir. Erken değerlendirme ve doğru yönetim, komplikasyonları önlemenin en güvenli yoludur. Bu süreçte Acil Servis, İç Hastalıkları, Enfeksiyon Hastalıkları, Gastroenteroloji ve Çocuk Sağlığı klinikleri bir arada çalışır; gerekli durumlarda laboratuvar ve görüntüleme desteği ile altta yatan nedenler netleştirilir.
Aşağıdaki tablo, akut ve kronik ishal arasındaki temel farkları özetler. Tabloyu; kullanıcılarınızın hızlıca kıyas yapabilmesi, aynı zamanda site içi linkleme yapabilmeniz için ilgili branşlara doğal geçiş verecek biçimde tasarladım.
Başlık | Akut İshal | Kronik İshal |
---|---|---|
Süre | On dört günden kısa sürer. Çoğu vakada üç ile yedi günde düzelir. Kendini sınırlayan | Dört haftadan uzun sürer ve altta yatan hastalık düşünülür. Değerlendirme gerekli |
En sık etkenler | Viral etkenler norovirüs ve rotavirüs. Bakteriyel etkenler E. coli ve Salmonella. Paraziter nedenler. | İnflamatuvar bağırsak hastalığı. Malabsorpsiyon. Pankreas yetmezliği. İlaç yan etkileri. Endokrin nedenler. |
Tipik belirtiler | Sık ve sulu dışkılama. Kramp tarzı ağrı. Zaman zaman ateş ve kusma. | Kilo kaybı. Gece uyanmaları. Yağlı ve kötü kokulu dışkı. Kan ve mukus görülmesi. |
Uyarı işaretleri | Aşırı susuzluk. İdrar azalması. Yüksek ateş. Kanlı dışkı. Acil Bu bulgularda acil servis başvurusu önerilir. | İki haftadan uzun süren ishal. Gece semptomları. Belirgin kilo kaybı. Gastroenteroloji değerlendirmesi gerekir. |
İlk başvuru | İç Hastalıkları ya da Enfeksiyon Hastalıkları. | Gastroenteroloji değerlendirmesi gerekir. |
Çocuk hastalarda | Hızlı sıvı kaybı riski yüksektir. Çocuk Sağlığı değerlendirmesi önerilir. | Gelişme geriliği ve tekrarlayan ishalde altta yatan neden araştırılır. |
Önerilen tetkikler | Dışkı kültürü. Gerekirse hızlı antijen testleri. Kan testleri ve elektrolit değerlendirmesi. | Geniş dışkı paneli ve CRP. Tiroid hormonları. Gerektiğinde kolonoskopi ve görüntüleme. |
Temel yaklaşım | Oral rehidrasyon. Uygun beslenme. Seçilmiş vakalarda hedefe yönelik tedavi. | Altta yatan nedenin tedavisi. Beslenme düzenlemesi. Uzun dönem izlem. |
2025 yılında Türkiye’nin farklı bölgelerinde yaşanan ishal salgınları, yalnızca mevsimsel değişimlerle açıklanamayacak kadar karmaşık bir tablo ortaya koyuyor. Salgının hızla yayılmasının arkasında birden fazla etken bulunuyor. Özellikle yaz ishali, kontamine sular ve toplu yaşam alanlarında hijyen yetersizlikleri bu zincirin en güçlü halkalarıdır.
Sıcak havaların etkisiyle mikroorganizmaların çoğalma hızı artar. Yaz aylarında gıdalar çok daha hızlı bozulur; bu da ishal neden olur sorusunun en sık yanıtlarından biridir. Bursa gibi nemli bölgelerde, bu durumun etkisi daha da belirgindir. Çocuk parkları, yaz kampları ve açık hava etkinlikleri sırasında hijyenin tam sağlanamaması, salgınların kısa sürede geniş kitlelere yayılmasına yol açar.
İshal salgınlarında en sık rastlanan bulaşma yolu, temiz olmayan içme sularıdır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre (WHO, 2024) gelişmekte olan ülkelerde ishal vakalarının %58’i güvenli olmayan su tüketimiyle bağlantılıdır. Bunun yanı sıra iyi pişmemiş etler, açıkta satılan yiyecekler ve hijyenik koşullarda hazırlanmayan sebze–meyveler de bulaşın ana kaynaklarıdır.
Okullar, kreşler, askerî birlikler, işyerleri ve hastaneler salgınların en hızlı yayıldığı ortamlardır. Tek bir bireyde başlayan bulaşıcı ishal, hijyen kurallarına uyulmadığında onlarca kişiye geçebilir. Bu nedenle enfeksiyon hastalıkları uzmanları, özellikle salgın dönemlerinde toplu alanlarda hijyen kurallarına daha sıkı uyulması gerektiğini vurgular.
Çocuklar: Bağışıklık sistemleri tam gelişmediği için sıvı kaybına daha hızlı girerler.
Yaşlılar: Kronik hastalıklar ve ilaç kullanımı nedeniyle komplikasyon riski yüksektir.
Bağışıklık sistemi zayıf bireyler: Kanser tedavisi görenler, organ nakli hastaları, HIV pozitif bireyler.
İshal çoğu zaman aniden başlar ve gün içinde birkaç kez sulu dışkılama görülür. Basit gibi dursa da kısa sürede su ve mineral kaybına yol açarak halsizlik, baş dönmesi, iştahsızlık ve performans düşüklüğü yapabilir. 2025 ishal salgını döneminde en sık görülen yakınmalar sulu dışkılama, karın krampları, mide bulantısı ve zaman zaman ateştir. Çocuklar ve ileri yaşlılar daha hızlı kötüleşebileceği için belirtiler ciddiye alınmalıdır.
Bu bulgulardan biri varsa gecikmeden acil servise başvurulmalıdır. Beş yaş altı çocuklar, hamileler, kronik hastalığı olanlar ve bağışıklığı baskılanmış kişiler risk grubundadır; bu kişilerin ilk değerlendirmesi çocuk sağlığı ya da iç hastalıkları kliniklerinde yapılmalıdır.
Uluslararası kılavuzlar önceliğin daima rehidratasyona verilmesi gerektiğini belirtir. Bu nedenle muayenede en önce dehidratasyon düzeyi değerlendirilir. Hafif ve orta şiddetteki vakalarda ağızdan sıvı desteği, ağır olgularda ise damar yoluyla sıvı tedavisi uygulanır. Etkenin bakteriyel olduğu seçilmiş durumlarda antibiyotik tedavisi düşünülebilir; ancak bu karar mutlaka laboratuvar sonuçları ve klinik tablo birlikte değerlendirilerek hekim tarafından verilmelidir.
Sonuç olarak, belirtileri doğru yorumlamak, uyarı işaretlerini atlamamak ve gerekli tanı testlerini zamanında yapmak, komplikasyonların önlenmesini sağlar ve tedavi sürecini kısaltır. Bursa’da güvenilir değerlendirme ve hızlı müdahale için deneyimli bir ekibe başvurmak bu nedenle hayati önem taşır.
İshal çoğu zaman birkaç gün içinde düzelen bir tablo gibi görünse de, özellikle salgın dönemlerinde gecikmiş veya yetersiz tedavi ciddi komplikasyonlara yol açabilir. En temel risk, vücudun hızla su ve mineral kaybetmesidir. Sıvı kaybı arttıkça halsizlik ve baş dönmesi yerini tansiyon düşüklüğüne, çarpıntıya ve bayılmaya bırakabilir; ağır olgularda şok tablosu gelişebilir. Bu nedenle dehidratasyon bir “küçük sorun” değildir; doğru yönetilmediğinde hayatı tehdit eder.
Elektrolit bozuklukları ikinci büyük risktir. Sodyum ve potasyum düzeylerindeki sapmalar kas krampları, ritim bozuklukları, bilinç bulanıklığı ve nöbetlere kadar ilerleyebilir. Hızlı ve sık dışkılama, böbreklerin kanlanmasını azaltarak akut böbrek hasarına yol açabilir; bu durumda idrar miktarı belirgin biçimde azalır. Uzamış ishal de ayrıca metabolik asidoz, beslenme bozukluğu ve kilo kaybına neden olur. Çocuklarda büyüme geriliği, yaşlılarda ise kas kaybı ve düşme riskinde artış görülebilir.
Bazı etkenlere bağlı “invaziv ishallerde” kanlı dışkılama ve yüksek ateş tabloya eklenir. Nadiren de olsa E. coli’nin belirli tipleri (örneğin shiga toksin üreten suşlar) sonrasında hemolitik üremik sendrom gelişebilir; bu durum böbrek fonksiyon bozukluğu ve kansızlıkla seyreder ve acil müdahale gerektirir. Uzun süreli veya tekrarlayan antibiyotik kullanımlarının ardından Clostridioides difficile enfeksiyonu ortaya çıkabilir; ağır vakalarda toksik megakolon gibi cerrahi müdahale gerektiren komplikasyonlar görülebilir.
Enfeksiyon sonrası dönemde de sorunlar tamamen bitmeyebilir. Bazı kişilerde reaktif artrit (eklemlerde ağrı ve şişlik), Guillain–Barré sendromu gibi nörolojik tablolar veya “enfeksiyon sonrası irritabl bağırsak sendromu” gelişebilir. Kronik bağırsak hastalığı olan bireylerde (örn. ülseratif kolit, Crohn hastalığı) ishal, alevlenmenin habercisi olabilir ve yakından izlenmelidir.
Şu uyarı işaretleri gecikmeden acil başvuru gerektirir: İdrarın belirgin azalması veya hiç gelmemesi, şiddetli susuzluk ve ağız kuruluğu, inatçı yüksek ateş, kanlı/katran rengi dışkı, göğüs çarpıntısı veya bayılma, şiddetli karın ağrısı, bilinç bulanıklığı. Bu bulgularda Acil Servis değerlendirmesi esastır. İlk basamak izlem ve planlama için İç Hastalıkları ve Enfeksiyon Hastalıkları; uzayan, tekrarlayan ya da altta yatan neden şüphesi olan tablolar için Gastroenteroloji; pediatrik hastalar için Çocuk Sağlığı kliniklerinin koordineli takibi güvenli sonuç sağlar. Özellikle salgın dönemlerinde erken başvuru ve kılavuzlara uygun tedavi, komplikasyonları büyük ölçüde önler.
Okunurluğu artırmak için içeriği madde madde sadeleştirdim. Bağlantı ve tire işareti yoktur.
Eller tuvalet sonrası, yemek hazırlamadan önce ve sonra, dış ortamdan eve dönünce sabun ve temiz suyla en az yirmi saniye yıkanmalıdır.
Çocuklara doğru el yıkama adımları oyunlaştırılarak öğretilebilir.
Ev ve iş yerlerinde sabun, kâğıt havlu ve temiz su erişimi sürekli olmalıdır.
Sık temas edilen yüzeyler düzenli aralıklarla temizlenmelidir.
Kaynağı belirsiz sular yerine güvenilir içme suyu tercih edilmelidir.
Olanak varsa su kaynatılarak kullanılmalıdır.
Çiğ tüketilen sebze ve meyveler bol suyla yıkanıp gerekiyorsa kabuğu soyulmalıdır.
Et ve deniz ürünleri iyi pişirilmelidir.
Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri tüketilmemelidir.
Pişmiş yiyecekler oda sıcaklığında bekletilmemeli, soğuk zincir özellikle yaz aylarında korunmalıdır.
Okul, kreş, yurt, fabrika ve ofislerde tuvaletler ve yemekhaneler planlı bir çerçevede düzenli temizlenmelidir.
İçme suyu depoları uygun aralıklarla bakımdan geçirilmelidir.
Gıda hazırlarken çiğ ve pişmiş ürünler için ayrı hazırlama alanları ve ayrı kesme tahtaları kullanılmalıdır.
Salgın dönemlerinde açıkta satılan yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
Hafif ve orta düzeyde sıvı kaybında ağızdan sıvı desteği esastır.
Oral rehidrasyon solüsyonları su ve mineral dengesini yerine koymada etkilidir.
Çocuklarda hekim uygun görürse çinko desteği sürenin kısalmasına yardımcı olabilir.
Kusma nedeniyle sıvı tutamama veya genel durumda hızlı kötüleşme varsa evde beklenmemelidir.
Az ve sık öğünlerle bağırsakları yormayan bir plan tercih edilmelidir.
Yağlı ve ağır yemeklerden uzak durulmalıdır.
Fermente süt ürünleri tolere ediliyorsa tüketilebilir.
Bol su içilmelidir.
Kafeinli ve aşırı şekerli içecekler sınırlandırılmalıdır.
Probiyotik içeren gıdalar bazı kişilerde fayda sağlayabilir, kullanım öncesi hekim görüşü alınmalıdır.
Şiddetli susuzluk, idrar miktarında belirgin azalma, yüksek ateş, kanlı dışkı, dayanılmaz karın ağrısı, bayılma hissi ve bilinç bulanıklığı acil değerlendirme gerektirir.
Bebekler, ileri yaşlılar, hamileler ve bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde belirtiler ortaya çıktığında gecikmeden tıbbi yardım alınmalıdır.
İlk başvuru için Dahiliye İç Hastalıkları ve Enfeksiyon Hastalıkları uygundur, uzayan ya da tekrarlayan tablolar için Gastroenteroloji değerlendirmesi gerekir, çocuk hastalar Çocuk Sağlığı uzmanlarınca izlenmelidir.
Ani ağır durumlarda Acil Servis başvurusu hayat kurtarıcı olabilir.
Gün boyu küçük yudumlarla su için.
Ağızdan alınan rehidrasyon çözeltileri su ve mineral dengesini hızla yerine koyar.
Kusma varsa önce çok az miktarla başlayın, tolere edildikçe artırın.
Ilık su, ayran, yoğurtlu çorbalar ve hafif et suyu çorbaları genelde iyi tolere edilir.
Çok şekerli içecekler ve gazlı içecekler bağırsak hareketlerini artırabilir. Sınırlayın.
Kafein susuzluğu artırabilir. Çay ve kahveyi azaltın.
Az ve sık öğünler tercih edin.
Pirinç lapası, muz, haşlanmış patates, yoğurt gibi hafif seçenekler uygundur.
Kızartma, ağır yağlı yemekler, acılı ve açıkta beklemiş gıdalar iyileşmeyi zorlaştırır.
Bol su için. Baharat ve tuzu abartmayın.
Yoğurt ve kefir tolere ediliyorsa bağırsak dengesine destek sağlar.
Çocuklarda hekim uygun görürse çinko desteği sürenin kısalmasına yardımcı olabilir.
Her takviye herkes için uygun değildir. Başlamadan önce uzmana danışın.
İshalin önemli bir kısmı viraldir. Antibiyotik çoğu kez gerekmez.
Gelişigüzel antibiyotik direnç sorunlarına yol açabilir.
İshal kesici ilaçlar kanlı dışkı ve yüksek ateş gibi durumlarda sakıncalı olabilir.
İlaç kararı her zaman hekim değerlendirmesi ile verilmelidir.
Sıvıyı erken başlayın ve düzenli sürdürün.
Hafif beslenin. Uykuyu ve dinlenmeyi ihmal etmeyin.
Elleri sık ve doğru yıkayın. Gıdaları temiz suyla hazırlayın.
Şiddetli susuzluk, idrarın belirgin azalması, ağız kuruluğu
Yüksek ateş
Kanlı ya da siyaha yakın dışkı
Şiddetli karın ağrısı, bayılma hissi, bilinç bulanıklığı
Bebek, ileri yaş, hamilelik, bağışıklık sistemi baskılanmış durumlar
Doğru sıvı desteği, hafif beslenme ve zamanında tıbbi değerlendirme ile ishal çoğu zaman kısa sürede kontrol altına alınır.
Bursa gibi yoğun nüfuslu bir kentte salgın yönetiminin kalbi doğru ve hızlı bilgilendirmedir. Toplu alanlarda uygulanacak net protokoller riskin yayılmasını belirgin biçimde azaltır. Okullarda ve kreşlerde el yıkama saatlerinin hatırlatılması, yemekhanelerde çapraz bulaşın önlenmesine dönük pratik kuralların görünür yerlere asılması, tuvalet ve lavaboların düzenli aralıklarla denetlenmesi temel adımdır. Fabrikalar ve ofislerde ortak kullanım alanlarının temizliği planlı bir çizelge ile sürdürüldüğünde bulaş zinciri zayıflar.
Su güvenliği yerel ölçekte ayrı bir önem taşır. Depo temizliklerinin kayıt altına alınması, klorlama süreçlerinin şeffaf raporlanması, şebeke arızalarında halka hızlı uyarı yapılması gerekir. Böyle dönemlerde ambalajlı içme suyu tercihinin artırılması ve güvenilir kaynaktan su temini konusunda mahalle ölçeğinde anons ve bilgilendirme yapılması etkili olur.
Eğitim ve duyuru mekanizmaları bilginin sahaya inmesini sağlar. Mahalle sağlık eğitimleri, aile hekimleri üzerinden kısa bilgilendirme broşürleri, belediye ekranları ve yerel radyo duyuruları ile toplumsal farkındalık güçlenir. Özel Aritmi Hastaneleri bu süreçte yerel yönetimler, il sağlık müdürlüğü, su ve kanalizasyon idaresi, okul idareleri ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yaparak halk eğitimlerine uzman desteği sunabilir. İç Hastalıkları ve Enfeksiyon Hastalıkları uzmanları seminerlerde sık soruları yanıtlar, Gastroenteroloji kronik tablo risklerini açıklar, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ekipleri ailelere pratik öneriler verir, Acil Servis ekibi ise uyarı işaretlerini hatırlatır. Böylece bilimsel bilgi güvenilir bir dille ve herkesin anlayacağı şekilde topluma ulaşır.
İshal salgınları çoğu zaman basit önlemlerle kontrol altına alınabilir. Temiz suya erişim, el hijyeninin günlük rutine yerleşmesi, gıdaların güvenli hazırlanması ve ilk belirtilerde doğru başvuru yolu sürecin seyrini değiştirir. Bursa’da yaşayanlar için düzenli el yıkama alışkanlığı, güvenilir içme suyu kullanımı, açıkta satılan gıdalardan kaçınma ve toplu alan kurallarına uyum en güçlü korunma kalkanıdır.
Belirtiler hafif başladığında bile sıvı desteğini ihmal etmemek, uyarı işaretleri ortaya çıktığında gecikmeden sağlık hizmetine başvurmak gerekir. İlk değerlendirme için İç Hastalıkları ve Enfeksiyon Hastalıkları klinikleri uygundur, uzayan ya da tekrarlayan tablolar için Gastroenteroloji görüşü önem taşır, çocuk hastalarda Çocuk Sağlığı uzmanlarının izlemi güvenli bir yaklaşım sağlar, ani ağır durumlarda Acil Servis başvurusu hayat kurtarıcı olabilir.
Sağlığınızı riske atmayın. Şikayetleriniz varsa bugün bir uzmanla görüşerek kişisel değerlendirmenizi yaptırın, Özel Aritmi Hastaneleri ekibi doğru tanı ve tedavi için yanınızdadır. Randevu alarak süreci gecikmeden başlatın.
Evet bulaşıcı olabilir. En yaygın yol ağız yoluyla alınan mikroplardır. Tuvalet sonrası yetersiz el yıkama, kontamine su ve gıdalar, ortak yüzeylerin temiz olmaması bulaşmayı kolaylaştırır. Kalabalık ortamlar ve yaz aylarında artan gıda bozulmaları riski yükseltir. Etkin el yıkama, güvenilir içme suyu kullanımı ve hijyen kurallarına uymak yayılımı belirgin şekilde azaltır.
Öncelik sıvı ve mineral dengesini yerine koymaktır. Ağızdan yeterli sıvı almak, tercihen oral rehidrasyon çözeltisi kullanmak en etkili adımdır. Hafif çorbalar yoğurt ayran gibi tolere edilen gıdalar tercih edilebilir. Yağlı ağır yemekler kafeinli ve aşırı şekerli içecekler önerilmez. İlaç kullanımı hekim önerisi ile olmalıdır. Kusma nedeniyle sıvı tutamıyorsanız tıbbi değerlendirme gerekir.
Şiddetli susuzluk hissi idrar miktarında belirgin azalma ağız kuruluğu gözlerde çökme hissi yüksek ateş kanlı veya siyaha yakın dışkılama dayanılmaz karın ağrısı bayılma hissi ve bilinç bulanıklığı acil değerlendirme gerektirir. Bebekler ileri yaşlılar hamileler ve bağışıklığı baskılanmış kişilerde tablo hızla kötüleşebilir. Bu gruplarda gecikmeden sağlık kuruluşuna başvurmak gerekir.
İshal vakalarının önemli bir bölümü viraldir ve antibiyotik gerektirmez. Uygunsuz antibiyotik kullanımı yan etki ve direnç sorunlarına yol açabilir. Kanlı dışkı yüksek ateş ve ciddi klinik bulgular bakteriyel neden olasılığını artırır ve bu durumda tedavi kararı hekim tarafından verilir. İshal kesici ilaçlar bazı durumlarda sakıncalıdır bu nedenle hekim görüşü olmadan kullanılmamalıdır.
Çocuklarda sıvı kaybı hızla gelişebilir. Sık ve az miktarda sıvı verilmesi oral rehidrasyon çözeltisi kullanılması ve beslenmenin yaşına uygun şekilde sürdürülmesi önemlidir. Anne sütü alan bebeklerde emzirmeye devam edilir. Hekimin uygun gördüğü durumlarda çinko desteği sürenin kısalmasına yardımcı olabilir. Ağızdan sıvı alamama halsizlik ve idrar azalması gibi uyarı bulgularında acil değerlendirme gerekir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.
Diğer Yazı ve Makaleler
Web sitemizde kullanıcı deneyimini geliştirmek için, çerezler kullanılmaktadır. Detaylı bilgi için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.